RİSALE NUR’DAN HASTALAR RİSALESİ

İhsan SEYHAN Yazar İhsan SEYHAN

02/03/2017, 3483 kez okundu


Konu İzmir’de geçiyor ve ölümcül bir hastalığa yakalanan İsmail adında biri,okuduğu Bediüzzaman’a ait “Hastalar Risalaesi” ve yaptığı dualarla iyileşiyor,doktorları hayrette birakıyor.Dr.Arif Arslan’nın “Dua ile ruhsal tedavi” isimli kitabında şöyle naklediyor.”Ben konuyu İzmide,İlahiyat Fakültesinde okuduğum yıllarda Sayın Yusuf Pekmezci’den dinlemiş ve çok etkilenmiştim.Yusuf bey,Havra Sokağı olarak hatırladığım yerde küçük bir dükkanda manifatura türü şeyler satardı.Havlu,bornoz,kaputbezi,tülbent vs.gibi şeyler .Bir gün kendisine genç bir adam gelmiş ve aralarında ilğinç bir konuşma geçmiş.Yusuf bey,bir müşteri olarak gelen İsmail’e ne istediğini sorunca,ismail “Abi bana da,yani bana yetecek kadar kefenlik bez verirmisin?” diye istekte bulunmuş.Yusuf bey,onun istediğini verecektir ama genç adamın haline bakıp gülümsemiş ve tuhafına gittiğini karşı taraf anlayınca kısaca tanışmak ve ondan sonra vereyim diye;

 

“Bana biraz müsaade edin,şu hanımefendiyi göndereyim…”diye kendisiyle meşgul olduğu diğer müşteriyi göstererek onu bekletmiş.hanım müşteri gidince,iki çay söyleyip birlikte içerken,

“Sizin gibiler az kaldı,bu genç yaşta kefenini alıphazırlayan ve ölümü düşünen kaç kişi vardır ki…” diye kefen isteyen müşteriye takılmış.O da;

“Ağabey ben ciddiyim.” deyince Yusuf bey gülümsemiş…

“Allah Allah…” demiş ve ismini,cismini,işini gücünün sormuş..  O da;

” benim adım İsmail,Eğe Üniversitesi hastanesinde sağlıkçı personel olarak çalışıyorum,manisalıyım..diye,kendine sorulan soruları cevaplamış ve bu arada çaylar gelmiş,içerken pekmezci bey,

“Neyiniz var o halde? neden kefen alma ihtiyacı duydunuz.?” deyince,ismail de derdini anlatmış…

 

“Ağabey,geçenlerde şuramda bir ağrı hissettim ve sonra da çok geçmeden yere yıkılp kaldım.Alıp beni acile götürmüşler,doktorlar sağ olsunlar,ilğilenip muayene ve tahlillerimi yapıp hastalığımın sebebini araştırmışlar.mana da bir kaç gün izin verdiler.Ben tekrar hastaneye geldiğimde hiç karşılaşmadığım kadar güzel karşılandım ve hiçbir işe bulaştırmadılar.

 

Kimi görsem;

éİsmail, keyfine bak,tamam biz yaparız yada falan kişi yapar…” diye beni çalıştımak istemediler.Servis şefine kovulup kovulmadığımı sordum,Öyle  bir şey olmadığını söyledi.Ben o güne kadar hiç görmediğim ilğiyi gördümve tabi şüphelendim.Samimi olduğumuz arkadaşlardan  birine bunun hastalığımla ilğisi olup olmadığını sorunca da beni şüphelerimde haklı çıkaran kaçamka cevaplar aldım.Sonra benimle ilğilenen bir genç doktor arkadaştan sordum cevap vermedi.daha sonra gidip şefle konuştum ve güç bela durumu öğrendim.Meğer üç aylık ömrüm kalmış ve herkese bu üç ayı iyi geçirmem için tenbih etmiş.Meğer herkes bana bu yüzden şen-şakarak davranıp moral vermeye çalışıyormuş.Yıklıdım tabi ama sonaradan kabullendim.İşte böyle,şimdiden kefenimi alıp hazırlamak istedim.ben ölünce çoluk-çocuğum da yok ki iliğilensin.yaşlı bir anam var,onunda kendine Hayrı yok.haydi, kefenimi ver gideyim” der ve gözleri dolar.

 

Yusuf bey2in de gözleri dolmuş ve İsmail’i teselli etemk için “Allah büyüktür,kimse bukadar kesin konuşamaz,iyileşirsin vs.” gibi şeyler söyledikten sonra,”sana bir küçük kitap versem okurmusun?” demiş.O da;

éneden olması,zaten yapacak başka işim yok.”demiş ve kitabı almış.Şöyle bir evirip çevirdikten sonra yazarının ismini ilk defa duyduğunu,ancak okuyacağını söylemiş.yusuf bey de;

“bak İsmail bey! Bu kitap,sıradan bir kitap değil ve sıradan bir kitap gibi de okunmamamlıdır.Şimdi madem durumun hakkında ümitsizsin,bu kitabı al,şuradan kemer altından geç ve deniz kenarına varıp otur, bu kitap için bir saatini ayır ve oku.Zaten bir saate kamaz biter ama yavaş  yavaş,anlaya anlaya oku” demiş.

“peki bana faydası olacak mı?”

“bunu okumadan göremezsin.Bir de anlarsan elbette olur. Ama ecelin gldiyse, en azından Rabbinden razı olarak ruhunu teslim edersin.” demiş İsmail’de “O zaman bana müsade, ben aynen gidip dediğinizi yapacak ve bu kitabı anlaya anlaya okuyacağım.” deyip gitmiş.

 

Hastalar risalesini bir,iki,üç,beş… derken on,on beş kere  okumuş ve neredeyse ezberlemiş.Müthiş bir iman ve tevekkül kazanmış,hastalığından razı olmuş,allah’ın kendisine bunu imtihan için verdiğini ve sabredilirse günahlara kefaret olacağını ve imtihanı kazanacağını da anlamış haline,yani rabbinin kendisyle ilğilenmesine memnun olup,şükretmeye başlamış.Sadece bu kadarla da kalmamış,namaza başlamış.”Şimdiye kadar ben bunları neden yapmadım” diye, bin pişmangözyaşlrı içinde ağlayıp sızlayarak Allah’a dua ve ibadet etmeye devam etmiş.Öleceği günün hesabını yapmaktan vazgeçip üzerine düşen işlerle meşgul olmuş ve derken günleri unutmuş.Amaüç ay gçtiği halde kesin ve İsmail her gün biraz daha fazla yaşayıp da ibadet borçlarını ödemek için Allah’tan ömür ve şifa istemeye devaam etmiş.

Yusuf  Beye,”e sonra” deyince,şöyle devam etti.

Aradan altı ay geçmişti ki,bir gün postacı gikkana bir davetiye getirdi.Davetiyede şöyle bir yazı vardı.

 

“Ağabey,sen benim hayatımı kurtaran insansın.Bana verdiğin o küçük kitapla beni hayata bağladın ve  Rabbimi tanımama,O’ndan razı olmama vesile olup,hastalığımı önemsememeyi ve bu şakilde  de kurtulmamı sağladın.Şimdi İzmir Fuar alanındaki “ekici Över” düğün salonunda flan tarihte düğünüm var,mutlaka bekliyorum,beni hayata bağladığın gibi,bu mutlu günümde yalnız bırakma.”Tarij,gelin ve damatdın ailelerinin isimleri ve bir de imza:İsmail.

Yusuf Bey, davetiyeyi alınca İsmail’i hatırlamış ve “vakit bulursam giderim” diey bir kenara koymuş ama eşyaların arasında kaybolduğu için daveti de tarihi de unutmuş vre dolayısiyle gidememiş.Sonra aradan üç yıl geçmiş ve hiç gelip gime olmadığı için haberleşme de söz konusu olmamış.Üç yıl sonra yine iş yerinde çalışırken kapıda,biri kucağında,biri karnında,iki çocuklu bir kadınla gülerek gelen adam belirmiş.Selam kelamdan sonra Yusuf bey,” bu adamı bir yerlerden hatırlıyor” gibi düşünerek,yüzünden hiç eksik olmayan o tatlı tebessümüyle içeri buyur etmiş ve  onların tebessümüne  karşılık mahçup bir ifade ile kendilerini tanıtmalarını isteyerek“sizi tanıyor gibiyim ama tam çıkaramadım özür dilerim” deyince,İsmail:

 

“Ağabey,aslında ben sana darğınım ama büyüğümsünüz,meşguliyetinize veriyorum.ben ismail,hani şu ölümcül hastayken,”hastalar risalesin” ile hayata dönmesine vesle olduğunuz İsmail!  Bu eşim,bu çocuğuö, bir tane de yolda var.”demiş gülüşmüşler.

Bundan sonra İsmail’i hatırlayan Yusuf bey,ınunla kucaklaşıp gönlünün almış ve ortamı yumuşatmış.

Aynen anlattığımız  şekliyle İsmail,bu olayı anlatmış ve büyük bir seviçle yıllar sonra yine eski günlerini tazelemişler.

Dr Arif Arslan’nın kitabından okuduğum bu anı beni çok etkilemiş ve yeniden iyiyce düşünmemi sağlamıştı.ve Dr.Arif Arslan şöyle devam ediyor.

“İsmail kadar işin bilincine sahip olmaya muhtaç olan bizler de,bizi hayata bağlayacak sağlam bir iman ve tevekkülle,günlük, haftalık veya sürekli okuyacağımız dualar edinmeye muhtacız ” diyor.

 

Tanıdığım ve çok değer verdiğim yzar Halit Ertuğrul da kitaplarında hep Risali NUR ve hastalr risalesinden ve onun mücizelerinden bahseder.Yaklaşık 6 yada 7 sene önceye kadar Risali Nur’dan hiç haberim yoktu.ne zaman başım sıkıştı,bir dostumun elime tutuştırduğu Halit ERTUĞRUL’un kendini arayan kadın ve kendini bulan kadın isimli kitapları ile tanıştım.

 

O günden sonra imkanım ölçüsünde araştırmalar yaparak Risali Nur’u tanıdım.Özellikle hastalar risalesi insana kendini ve rabbini tanıtıyor. ve inanmıyacaksınız ki insanın hasta olduğuna sevinesi geliyor.Bu nedemle hasta olan yada olmayan tüm kardeşlerime öneririm.

 

Sayğılarla sağlıklı,huzurlu,Allah’ın razı olduğu kullardan olmanız dileğiyle.


İhsan SEYHAN Tüm Yazıları

ŞANS OYUNLARI HARAM MIDIR?
3827 kez okundu, 02/03/2017

HACCIN TARİF ve FAZİLETLERİ - III
1174 kez okundu, 02/03/2017

HACCIN TARİF ve FAZİLETLERİ - II
1232 kez okundu, 02/03/2017

HACCIN TARİF ve FAZİLETLERİ - I
1389 kez okundu, 02/03/2017

KADİR GECESİ'NDE NASIL İBADET EDİLİR?
1772 kez okundu, 02/03/2017

ORUCUN VE RAMAZAN AYININ FAZİLETİ
2244 kez okundu, 02/03/2017

ÜÇ AYLARIN FAZİLETLERİ - I
3219 kez okundu, 02/03/2017

RİSALE NUR’DAN HASTALAR RİSALESİ
3484 kez okundu, 02/03/2017

UMRENİN FAZİLETİ
1666 kez okundu, 02/03/2017

İMAM-I ŞAFİİ HAZRETLERİ KİMDİR?
1555 kez okundu, 02/03/2017

KUTUPLARA YAKLAŞTIKÇA NAMAZ VAKİTLERİ
2711 kez okundu, 02/03/2017

MEVLİD KANDİLİ ÖNEMİ VE FAZİLETLERİ NELERDİR?
2721 kez okundu, 02/03/2017

MEVLİD KANDİLİ NEDİR?
1720 kez okundu, 02/03/2017

NAMAZ, AHLAK, HAYAT NAMAZI VE NEFS TEZKİYESİ
2646 kez okundu, 02/03/2017

ESKİ BAYRAMLAR VE YENİ BAYRAMLAR ARASINDAKİ FARKLAR
3236 kez okundu, 02/03/2017

KURBAN KESMENİN FAZİLETİ
1879 kez okundu, 02/03/2017

NEDEN HER İNSANIN İRADESİ FARKLIDIR?
2329 kez okundu, 02/03/2017

DUA EDERKEN ISRARCI OLMALI MIYIZ?
2274 kez okundu, 02/03/2017

LUT KAVMİ
2133 kez okundu, 02/03/2017

ORUÇ CENNETE GÖTÜRÜR
1824 kez okundu, 02/03/2017

RAMAZAN AYI RAHMET VE MAĞFİRET AYIDIR
1828 kez okundu, 02/03/2017

RAMAZAN AYI ORUÇ AYIDIR
1756 kez okundu, 02/03/2017

RAMAZAN AYI KUR'AN-I KERİM AYIDIR
1771 kez okundu, 02/03/2017

RAMAZAN AYI VE ÖNEMİ
1754 kez okundu, 02/03/2017

BERAT GECESİNDE NELER YAPMALI?
1847 kez okundu, 02/03/2017

ŞABAN AYI'NIN FAZİLETLERİ
1825 kez okundu, 02/03/2017

CENNET ANALARIN AYAKLARI ALTINDADIR
1853 kez okundu, 02/03/2017

MİRAÇ KANDİLİ NEDİR FAZİLETLERİ NELERDİR?
1888 kez okundu, 02/03/2017

ADI GÜZEL, KENDİ GÜZEL MUHAMMED
2083 kez okundu, 02/03/2017

KUTLU DOĞUM HAFTASI İLE MEVLİT KANDİLİ
2003 kez okundu, 02/03/2017

İŞTE REGAİP KANDİLİ HAKKINDA BİLGİ
2522 kez okundu, 02/03/2017

İSLAMİYET’İN DOĞUŞU VE YAYILIŞI
2280 kez okundu, 02/03/2017

İSLAMİYET'TEN ÖNCE TÜRK DEVLETLERİ
2118 kez okundu, 02/03/2017

ABDESTİN SÜNNETLERİ
2017 kez okundu, 02/03/2017

ABDESTİN FARZLARI
1974 kez okundu, 02/03/2017

ABDEST NASIL ALINIR
1985 kez okundu, 02/03/2017

ABDEST NEDİR
1876 kez okundu, 02/03/2017

NAMAZ DİNİN DİREĞİDİR
2059 kez okundu, 02/03/2017

İSLAM DİNİNDE BASKI VE ZORLAMAK YOKTUR
2261 kez okundu, 02/03/2017

PEYGAMBER EFENDİMİZİN GÜNLÜK HAYATA AİT SÜNNETLERİ
2294 kez okundu, 02/03/2017

İSLAMDA ADAB - I
2086 kez okundu, 02/03/2017

EFENDİMİZ (S.A.V)'İN YASAKLADIĞI VE TAVSİYE ETTİĞİ İSİMLER
2015 kez okundu, 02/03/2017

HZ MUHAMMEDİN HAYATI
2275 kez okundu, 02/03/2017

HZ.LOKMAN PEYGAMBERİN HAYATI
2949 kez okundu, 02/03/2017

HZ.SÜLEYMAN PEYGAMBERİN HAYATI
2245 kez okundu, 02/03/2017

HZ.DAVUT PEYGAMBERİN HAYATI
2165 kez okundu, 02/03/2017

HZ.HARUN PEYGAMBERİN HAYATI
2411 kez okundu, 02/03/2017

HZ. MUSA PEYGAMBERİN HAYATI
2532 kez okundu, 02/03/2017

HZ. YUNUS PEYGAMBERİN HAYATI
2244 kez okundu, 02/03/2017

HZ.ŞUAYB PEYGAMBER HAYATI
2280 kez okundu, 02/03/2017

HZ.ZÜLKİFL'İN HAYATI
2422 kez okundu, 02/03/2017

HZ. EYÜP PEYGAMBERİN HAYATI
2157 kez okundu, 02/03/2017

HZ. YAKUP'UN HAYATI
2365 kez okundu, 02/03/2017

HZ.İSHAK PEYGAMBERİN HAYATI
2377 kez okundu, 02/03/2017

HZ.İŞMOİL HAYATI
3078 kez okundu, 02/03/2017

HZ. ZÜLKARNEYN HAYATI
3176 kez okundu, 02/03/2017

HZ.NUH HAYATI
2410 kez okundu, 02/03/2017

HZ.İDRİS'İN HAYATI
2677 kez okundu, 02/03/2017

HZ. SIT (S.A.)
2742 kez okundu, 02/03/2017

HZ. YUSUF PEYGAMBERİN HAYATI
3124 kez okundu, 02/03/2017

HABİL İLE KABİL'İN HAYATI
2690 kez okundu, 02/03/2017

KADİR GECESİNİN ÖNEMİ
1979 kez okundu, 02/03/2017

ORUÇ'UN FAYDALARI
2332 kez okundu, 02/03/2017

RAMAZAN AYIN FAZİLETİ
3299 kez okundu, 02/03/2017

RAMAZAN AYI GELMEDEN ÖNCE NELER YAPILIR
3107 kez okundu, 02/03/2017

İŞTE BERAT KANDİLİ ÖNEMİ VE ANLAMI
2828 kez okundu, 02/03/2017

ŞABAN AYINDA ORUÇ TUTMANIN MÜKÂFATI
3203 kez okundu, 02/03/2017

MİRAÇ KANDİLİ NEDİR?
2486 kez okundu, 02/03/2017

Hz. ÂDEM HAYATI
3849 kez okundu, 02/03/2017

RECEB AYI VE REGAİB GECESİNİN FAZİLETİ
2818 kez okundu, 02/03/2017

HZ.MUHAMMED (S.A.V)´İN HAYATI
2857 kez okundu, 02/03/2017

HZ.SALİH'İN HAYATI
2752 kez okundu, 02/03/2017

RUHUN ŞAD OLSUN BÜYÜK ÜSTAD
2700 kez okundu, 02/03/2017

Fatiha Süresini Hiç Böyle Okumuşmuydunuz
3233 kez okundu, 02/03/2017