STOCKHOLM SENDROMU VE SİGARA !...

Zekeriya KAYA Yazar Zekeriya KAYA

28/03/2015, 3742 kez okundu


Stockholm Sendromu: İsmini 1973 yılında İsveç’in başkenti Stockholm’de yaşanan bir olaydan almaktadır. Banka soyguncusu tarafından 6 gün boyunca rehin tutulan bir kadın, soyguncuya aşık olur. Serbest  kaldığında soyguncuyu savunur, masum olduğunu iddia eder, lehinde şahitlik eder. O soyguncu için nişanlısı terk eder. Kendisini altı gün boyunca  rehin alan banka soyguncusunun hapisten çıkmasını bekler. Şimdiye kadar anlattıklarımız adını çok sık  duyduğumuz Stockholm  Sendromunun özetidir.

 

Peki biz bu sendromun neresindeyiz? Psikolojik ve sosyal hayatımızda bu tür sendromlar yaşıyor muyuz? Yaşıyorsak ,kurtuluş çareleri mi arıyoruz yoksa derdimize aşık mı  oluyoruz?  Herkes bu bakış açısıyla  hayatına nazar ederse  hayatımızın  birçok alanında hem aşık olduğumuz hem de kurtulmaya çalıştığımız birçok sendromla iç içe olduğumuz görülecektir.

 

Sosyal hayatta en çok görünen ve görünüşte en basiti olan sigaradan başlayalım: Sigara  Sendromu...  Sigara için o nişanlısını terk eden kadın misali, çok sevdiğimiz paramızı terk ediyoruz. Sonra da o çok  sevdiğimiz sağlığımızı feda ediyoruz.  Onu o kadar çok seviyoruz ki  en sevdiğimiz insanların yanında  bu çok sevdiğimiz sigarayı dudağımızdan düşürmüyoruz. Böylelikle hem onları hem de kendimizi zehirliyoruz. Allah aşkına hangimiz  bir ilaç paketinin  ya da bir gıda ambalajının üzerinde “zehirlidir!” yazısını gördükten sonra , o ilacı kullanır ya da  o gıdayı yer. Elbette hiç birimiz...

 

Hem yaşadığımız şehirde hem de ülkemizde açlık sınırının altında yaşayan aileler var. Bizler ; “İster fakir ol ister fukara! Yemekten sonra yak bir cigara! ”Derken...Maalesef o yemeği bulamayan fakir ve fukaralar var. Eğer  biz ülke genelinde içtiğimiz bu sigara paralarını bir havuzda toplayıp ihtiyaç sahiplerine dağıtsaydık ülkemizde  fakir fukara kalır mıydı? O zaman gönül rahatlığıyla şunu diyecektik; ”Ne fakir var ne de fukara...”

 

Bizim sigara  için yaptığımız fedakarlığı Ferhat Şirin için  Mecnun Leyla için yapmamıştır. Bu aşıkların  hiç birisi bile bile ölüme gitmemiştir. Amaçsız sevmemiştir. Bile bile zehri içmemiştir. Hiç bir sevgili için milyonlarca aşık seve seve, ağır ağır anlamsız bir ölüme gitmemiştir. Hangi sevgili !; Sevgili Sigara(!) gibi  aşığını soyup soğana çevirmiştir!  Sadece ülkemizde her yıl  on binlerce insan  sevgili sigaradan  dolayı ölmektedir. Yüz binlerce insan  değerli aşkımız sigaradan dolayı  çeşitli hastalıkların  pençesinde acı çekiyor, can çekişiyor. Sevgili sigara her yıl yüzlerce belki de binlerce bebeğin sakat ya da özürlü doğmasına neden oluyor. Yani sigara içme özrümüz  bu nazik ve nazenin  bebeklerin  bir ömür boyu  özürlü yaşamasına neden oluyor. Bu nasıl bir sendrom! Bu ne biçim bir sevgili!  Bu ne anlamsız bir tutku! Bu ne kadar da zevksiz bir zevk!

 

Bazen okula giden o masum ,o melek  yüzlü çocuğumuza iki lira harçlığı çok görürken gönül rahatlığıyla  on lira parayı bir paket sigaraya vermek. Bir tarafta komşumuz, akrabamız,  hemşerimiz,  din kardeşimiz... Maddi sıkıntı yaşarken, bebeğine bir paket süt alamazken, bizim hem onların o maddi sıkıntılarını bir nebze giderecek hem de bir paket değil birçok paket süt alacak parayı sigara paketlerine vermemiz. Onlar yoklukla, yoksullukla kıvranırken, bizim sigara zehriyle kıvrana kıvrana ölmemiz. Bu nasıl bir mantık! Bu ne anlamsız bir ölüm!

 

Doğrusu bilemiyorum. Bu senaryoyu Stockholm Sendromuna uyguladığımızda hangi rol bizim! Biz banka soyguncusu muyuz yoksa  önce zorunlu sonra da gönüllü rehine olan kadın mı? Yoksa!... Yoksa!...Her iki rol de bizim mi? Evet her iki rol de bizim. Sigaraya verdiğimiz paralarla anlamsız ve amaçsız bir şekilde bize özel bankamız olan cebimizi boşaltıyoruz. O banka soyguncusundan çok daha tehlikeli ve sonuçta bizi mutlaka öldürecek olan  yaşadığımız hayatı da ondan kaynaklanan sağlık problemleriyle yaşanmaz hale getiren sigaraya aşığız ve adeta içmeye, kendimizi zehirlemeye gönüllü mahkumuz. O kadın gibi beklemeye de gerek yok. Çünkü sevgili sigara paketini kalbimizin üstündeki gömleğin cebinde taşır, kendisini de dudağımızdan eksik etmeyiz. Kalbimiz onunla çarparken dudağımız hep onu söyler ,onu içine çeker. Hava gibi!

 

Bu nasıl bir sevgi! Bu nasıl bir sevgili! Mecnun’un, Ferhat’ın, Kerem’in, hatta Mevlana’nın kulakları çınlasın! Sevgili tek ve onun için sağlığını, malını, hayatını kaybeden milyarlarca derbeder!

 

Sizlerle ibretlik bir hikayeyi paylaşmak istiyorum. İstanbul’da Keçecizade Hayrettin adında orta halli bir esnaf canı ne çekse ,nefsi ne istese “Sanki yedim!” deyip ve gerçekte yemiş gibi o paraları biriktiriyor. Belli bir zaman sonra o paralarla güzel bir mescit yapıyor. İsmini de “SANKİ YEDİM MESCİDİ “koyuyor. Bu mescit  İstanbul’un Fatih İlçesinin Zeyrek Mahallesinde  bulunmaktadır. Arzu edenler ziyaret edebilir. Biz de içtiğimiz sigara paralarını “Sanki içtim!” deyip biriktirseydik acaba neler olurdu? Bunu sizin hayallerinize havale ediyorum.

Bediüzzaman’ın   manidar bir sözünü burada ifade etmek istiyorum: ”Ahirette seni kurtaracak bir eserin olmadığı takdirde fani dünyada bıraktığın eserlere de kıymet verme!”

 

Biz bu makalemizde sigara sendromunu kısmen anlatmaya çalıştık. Sosyal hayatta sigara gibi birçok sendrom var. Bunlardan bir kaçı; kumar sendromu, futbol sendromu, dizi sendromu, internet sendromu, içki sendromu vs.

UNUTMAYIN ! Alışkanlık ve aşk  iradeyi emer. Eğer bu olumlu yönde ise saadettir, aksi halde felakettir.


Zekeriya KAYA Tüm Yazıları

ZAMANSIZ
1343 kez okundu, 28/03/2015

GEL..
1343 kez okundu, 28/03/2015

İKİ KÖYLÜ İKİ BAHÇE
1088 kez okundu, 28/03/2015

BÎZ SENÎN KARDEŞLERÎNÎZ YA RESULULLAH!
1515 kez okundu, 28/03/2015

SESSÎZ ÇIĞLIK;HALEPÇE
1751 kez okundu, 28/03/2015

HAKİKÎ EVİMİZ
1426 kez okundu, 28/03/2015

SENDE BÎNYIL YAŞAMAK ÎSTERDÎM
1684 kez okundu, 28/03/2015

GALÎBA ÂHÎR ZAMAN
1436 kez okundu, 28/03/2015

HAYAT KALEMÎ AŞK MÜREKKEBÎNDEN BESLENÎR
1499 kez okundu, 28/03/2015

DUYGULARIMIZI EMEN VAMPÎRLER 2
1445 kez okundu, 28/03/2015

DUYGULARIMIZI EMEN VAMPİRLER-1
1411 kez okundu, 28/03/2015

EĞİTİM ve YEMEK
1331 kez okundu, 28/03/2015

MUALLİM-İ EKBER ALLAH'TIR.
1242 kez okundu, 28/03/2015

KURBANI KURBUNA VESİLE ETMEK...
1857 kez okundu, 28/03/2015

KUR’AN’I GÜZEL OKUMAK VE DOĞRU YAŞAMAK!..
8766 kez okundu, 28/03/2015

ÇİLEKEŞ DOST
3092 kez okundu, 28/03/2015

HAZRET-İ İNSAN
4713 kez okundu, 28/03/2015

BAŞIMIZDAKİ KEFEN VE ÜSTÜMÜZDEKİ TOPRAK...
3232 kez okundu, 28/03/2015

KİBİR AZABI
3144 kez okundu, 28/03/2015

BEDİÜZZAMAN VE EĞİTİM
3895 kez okundu, 28/03/2015

İKİ DÜNYALI OLMAK!...
3418 kez okundu, 28/03/2015

BENİM ADIM AŞK !...
2988 kez okundu, 28/03/2015

ŞİFRELERİ KARIŞTIRDIK!...
3466 kez okundu, 28/03/2015

SENİ SEVMEK !...
3273 kez okundu, 28/03/2015

NAMAZ VE RABBİMİZ
3317 kez okundu, 28/03/2015

SAMİMİYET NEDİR?
3744 kez okundu, 28/03/2015

RABBE YÖNELİŞ
3791 kez okundu, 28/03/2015

EY AŞK ! SEN KİMSİN?
3892 kez okundu, 28/03/2015

KALBİMİZE OPERASYON !...
3478 kez okundu, 28/03/2015

SANA KURBAN OLAYIM!...
3457 kez okundu, 28/03/2015

BANA HER ŞEY SENİ HATIRLATIYOR!...
4822 kez okundu, 28/03/2015

NE MUTLU MÜSLÜMANIM DİYENE!...
5240 kez okundu, 28/03/2015

CHARLİE’NİN ZEBANİLERİ!...
4339 kez okundu, 28/03/2015

BEDİÜZZAMAN VE EGOİZM...
3938 kez okundu, 28/03/2015

ÖLÜMÜ UNUTMAK ÖMRÜ UZATIR MI?...
3924 kez okundu, 28/03/2015

BABA DA KİM OLUYOR
4158 kez okundu, 28/03/2015

DOKUNMATİK GENÇLİK
3831 kez okundu, 28/03/2015

BEDİÜZZAMAN VE DEPRESYON...
6518 kez okundu, 28/03/2015

PEYGAMBER EFENDİMİZ NEDEN MİRACA ÇIKTI ?
4348 kez okundu, 28/03/2015

ANNE KİMDİR !...
4132 kez okundu, 28/03/2015

NİSAN YAĞMURUM!...
3914 kez okundu, 28/03/2015

PEYGAMBER EFENDİMİZ VE EMPATİ...
14491 kez okundu, 28/03/2015

SEVGİLİLER SEVGİLİSİNE!...
4104 kez okundu, 28/03/2015

PEYGAMBER EFENDİMİZE MEKTUP...
4979 kez okundu, 28/03/2015

KADER SENİ BANA YAZMIŞSA...
4118 kez okundu, 28/03/2015

İLAHİ AŞK
4349 kez okundu, 28/03/2015

STOCKHOLM SENDROMU VE SİGARA !...
3743 kez okundu, 28/03/2015

KAİNATI AĞLATAN ADAM !
3817 kez okundu, 28/03/2015

ÖLÜMÜ ÖLDÜREN NEVRUZ !...
3286 kez okundu, 28/03/2015

ÇANAKKALE GEÇİLDİ !...
6213 kez okundu, 28/03/2015

EY TÜRKLER VE KÜRTLER !...
3847 kez okundu, 28/03/2015

28 ŞUBAT DRAMI
3592 kez okundu, 28/03/2015

FATMAGÜL’ÜN SUÇU NE!..
4807 kez okundu, 28/03/2015

SENSİZ YAŞAMAK...
4717 kez okundu, 28/03/2015

BENİ ÖLDÜRÜN Kİ...
2845 kez okundu, 28/03/2015

Çocuk Mu !
2636 kez okundu, 28/03/2015

Neye Niyet Oraya Kısmet
2525 kez okundu, 28/03/2015

Karanlığı Aydınlatan Manevi Işık
3154 kez okundu, 28/03/2015

Risale-i Nurdan Güzel Söz
2697 kez okundu, 28/03/2015