Doğunun Nabzı | Doğunun Nabzı Burada Atıyor ®
UMRENİN FAZİLETİ / İhsan SEYHAN 10/02/2017

Yüce Rabbimiz Hz. Âdem’le başlayan ve ahirete kadar gelecek olan bütün insanların dünya ve ahiret mutluluklarını gerçekleştirebilmeleri için Peygamberler göndermiştir. İnsanların huzuru için görevlendirilen Peygamberler ise gönderilme amaçlarına uygun bir şekilde insanlığı tek ilaha kulluğa çağırmışlardır. Tek İlaha kulluk yapanlardan ise tek kıbleye yani kâbeye yönelmesi istenmiştir. Yüce Rabbimiz bir ayette şöyle buyurmaktadır. 

 

 

وَمِنْ حَيْثُ خَرَجْتَ فَوَلِّ وَجْهَكَ شَطْرَ الْمَسْجِدِ الْحَرَامِ وَإِنَّهُ لَلْحَقُّ مِن رَّبِّكَ وَمَا اللّهُ بِغَافِلٍ عَمَّا تَعْمَلُونَ

وَمِنْ حَيْثُ خَرَجْتَ فَوَلِّ وَجْهَكَ شَطْرَ الْمَسْجِدِ الْحَرَامِ وَحَيْثُ مَا كُنتُمْ فَوَلُّواْ وُجُوهَكُمْ شَطْرَهُ لِئَلاَّ يَكُونَ لِلنَّاسِ عَلَيْكُمْ حُجَّةٌ إِلاَّ الَّذِينَ ظَلَمُواْ مِنْهُمْ فَلاَ تَخْشَوْهُمْ وَاخْشَوْنِي وَلأُتِمَّ نِعْمَتِي عَلَيْكُمْ وَلَعَلَّكُمْ تَهْتَدُونَ

 

“Nereden yola çıkarsan çık (namazda) yüzünü Mescid-i Haram tarafına çevir. Bu emir Rabbinden sana gelen gerçektir. (Biliniz ki) Allah yaptıklarınızdan habersiz değildir. (Evet Resûlüm!) Nereden yola çıkarsan çık (namazda) yüzünü Mescid-i Haram'a doğru çevir. Nerede olursanız olunuz, yüzünüzü o yana çevirin ki, aralarından haksızlık edenler (kuru inatçılar) müstesna, insanların aleyhinizde (kullanabilecekleri) bir delili bulunmasın. Sakın onlardan korkmayın! Yalnız benden korkun. Böylece size olan nimetimi tamamlayayım da doğru yolu bulasınız.”[1]

 

İnanlarca tek kıble olarak kabul edilen Haccın sebebi ve namazlarda kıblegâhımız olan Kâbe, yeryüzünde Allah'a ibadet için yapılan ilk binadır. Kabe, Hz. İbrahim ve oğlu Hz. İsmail tarafından inşa edilmiş ve inşa edildiği günden günümüze kadar hep kutsiyetini korumuş, özelikle İslam Dininin gelişinden sonra İnananların kıblesi durumuna gelmiştir. Kur’an-ı Kerimde Kabenin inşa ediliş ve kutsallığı hakkında söyle buyrulmaktadır.

 

وَإِذْ جَعَلْنَا الْبَيْتَ مَثَابَةً لِّلنَّاسِ وَأَمْناً وَاتَّخِذُواْ مِن مَّقَامِ إِبْرَاهِيمَ مُصَلًّى وَعَهِدْنَا إِلَى إِبْرَاهِيمَ وَإِسْمَاعِيلَ أَن طَهِّرَا بَيْتِيَ لِلطَّائِفِينَ وَالْعَاكِفِينَ وَالرُّكَّعِ السُّجُودِ () وَإِذْ قَالَ إِبْرَاهِيمُ رَبِّ اجْعَلْ هَـَذَا بَلَداً آمِناً وَارْزُقْ

 

أَهْلَهُ مِنَ الثَّمَرَاتِ مَنْ آمَنَ مِنْهُم بِاللّهِ وَالْيَوْمِ الآخِرِ قَالَ وَمَن كَفَرَ فَأُمَتِّعُهُ قَلِيلاً ثُمَّ أَضْطَرُّهُ إِلَى عَذَابِ النَّارِ وَبِئْسَ الْمَصِيرُ() وَإِذْ يَرْفَعُ إِبْرَاهِيمُ الْقَوَاعِدَ مِنَ الْبَيْتِ وَإِسْمَاعِيلُ رَبَّنَا تَقَبَّلْ مِنَّا إِنَّكَ أَنتَ السَّمِيعُ الْعَلِيمُ

 

“Hani Evi (Ka'be'yi), insanlar için bir toplanma ve güvenlik yeri kılmıştık. "İbrahim'in makamını namaz yeri edinin" İbrahim ve İsmail'e de "Evimi tavaf edenler, itikafa çekilenler ve rüku ve secde edenler için temizleyin" diye ahid verdik. İbrahim de demişti ki: Ey Rabbim! Burayı emin bir şehir yap, halkından Allah'a ve ahiret gününe inananları çeşitli meyvelerle besle. Allah buyurdu ki: Kim inkâr ederse onu az bir süre faydalandırır, sonra onu cehennem azabına sürüklerim. Ne kötü varılacak yerdir orası! Bir zamanlar İbrahim, İsmail ile beraber Beytullah'ın temellerini yükseltiyor (şöyle diyorlardı:) Ey Rabbimiz! Bizden bunu kabul buyur; şüphesiz sen işitensin, bilensin.[2]

Kabeyi ve bulunduğu yer olan Mekkeyi ziyaret edip orda Yüce Rabbimizin istediği fiilleri gerçekleştirmek amaçlı olan Hac ise, sözlükte "kastetmek, yönelmek" anlamına gelen bir kelimedir. Fıkıh terimi olarak hac, "Mekke şehrindeki Kâbe'yi ve civarındaki kutsal sayılan özel yerleri, özel vakit içinde, usulüne uygun olarak ziyaret etmek ve yapılması gereken diğer menâsiki yerine getirmek" demektir. Bunların hepsine birden hac törenleri anlamında "menâsikü'l-hac" denir. İslâmiyet'in beş esasından biri olan hac, hicretin IX. yılında farz kılınmıştır.[3]

Haccın farz olduğu hükmü, Kur'ân-ı Kerîm ve Sünnet'te bildirilmiştir. Kur'ân-ı Kerîm’de

 

وَلِلّهِ عَلَى النَّاسِ حِجُّ الْبَيْتِ مَنِ اسْتَطَاعَ إِلَيْهِ سَبِيلاً

 

"Yoluna gücü yetenlerin evi (Kâbe) hac ve ziyaret etmeleri, insanlar üzerinde Allah'ın bir hakkıdır"[4] buyrulmaktadır. Sevgili Peygamberimiz ise, bir hadisinde

 

بُنِيَ الإسْلامُ عَلَى خَمْسٍ : شَهادَةِ أَنْ لا إله إلا اللَّه وأَنَّ مُحَمَّداً رسولُ اللَّهِ ، وإقَامِ الصَّلاةِ وإِيتَاءِ الزَّكَاةِ، وحَجِّ البيْتِ ، وصَوْمِ رَمَضَانَ

 

"İslâm dini beş esas üzerine kurulmuştur: Allah'tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed'in Allah'ın Resulü olduğuna şehâdet etmek, namaz kılmak, zekât vermek, hacca gitmek ve ramazan orucunu tutmak."[5] buyurmaktadır.

 

Kâbe'yi ziyaretle ilgili ibadetlerden biri de "umre"dir. Ziyaret belirli zamanda ve Arafat vakfesiyle birlikte olursa "hac"; belirli bir zamana bağlı olmayarak vakfesiz yapılırsa "umre" adını alır. Hac ve umreyi birbirinden ayırmak için hacca, "hacc-ı ekber" (büyük hac), umreye "hacc-ı asgar" da (küçük hac) denir. Umre, ihrama girerek tavaf ve sa‘y yaptıktan sonra tıraş olup ihramdan çıkmaktan ibarettir. Hanefî ve Mâlikîler'e göre müslümanın ömründe bir defa umre yapması müekked sünnettir. Şâfiî ve Hanbelîler'e göre ise farzdır.

 

Hanefîler'e göre, umrenin farzları ihram ve tavaf olmak üzere ikidir. Bunlardan ihram şart, tavaf ise rükündür. Şâfiî ve Hanbelîler'e göre bu dört nüsük yani ihram, tavaf, sa‘y ve tıraş birer rükündür. Mâlikî mezhebinde ise, ilk üçü rükün, tıraş ise vâciptir. Bu nüsüklerle ilgili hükümler ve umre için ihrama girme yerleri daha önce açıklanmıştır.

 

Umre için belirli bir zaman yoktur, her zaman yapılabilir. Ramazanda yapılması mendup ve daha faziletlidir. Ancak Hanefî mezhebinde "teşrîk günleri" denilen yılda beş gün yani arefe günü sabahından bayramın 4. günü güneş batıncaya kadarki süre içinde umre yapmak, tahrîmen mekruhtur. Diğer üç mezhepte, haccetmeyen kişilerin teşrîk günleri dahil her zaman umre yapmaları, kerâhetsiz câiz görülmüştür. Haccedenler ise, kîler'e göre bayramın 4. günü güneş batıncaya kadar, Şâfiîler'e göre ise vedâ tavafı dışında haccın bütün menâsiki tamamlanmadıkça umre yapamazlar.

 

Bulunulan yere göre mîkat sınırında veya Harem bölgesi dışında usulüne göre ihrama girilir. Harem-i şerif'e gelince: "Allahım, senin rızânı kazanmak için umre tavafını yapmak istiyorum. Onu bana kolay eyle ve kabul buyur!" diye niyet edilerek umre tavafı yapılır. Tavaf namazı kıldıktan sonra, "Allahım, senin rızânı kazanmak için umrenin sa‘yini yapmak istiyorum. Bana kolaylık ver ve onu benden kabul eyle!" diye niyet edilip Safâ ile Merve arasında umrenin sa‘yi yapılır. Sa‘y tamamlandıktan sonra, uygun bir yerde saçlar dipten tıraş edilir veya kısaltılır. Böylece umre tamamlanmış ve ihramdan da çıkılmış olur.[6]

 

Umre İbadetini Sevgili Peygamberimiz dört defa gerçekleştirmiştir. Bu husus Sahih-i Buharide şöyle bildirilmiştir. Katâdeibn Diâme şöyle demiştir: Ben Enes ibn Mâlik'e:

— Peygamber (s.a.s) kaç kerre umre yaptı? diye sordum.

— Dört umre yaptı: Müşriklerin, kendisini Mekke'ye girmekten men' ettikleri altıncı hicret yılının zu'1-ka'de ayında ki Hudeybiye Um­resi; Rasûlullah'm Mekkeliler'le sulh anlaşması yapmış oldu£ yılın gelen senesi zu'1-ka'desinde yaptığı (kaza) umresi; zannedersem Hu-neyn ganimetini taksim ettiği zaman olan (hicretin sekizinci senesin­deki) Cı'râne umresidir, dedi.[7]

Bütün ibadetlerde şart olduğu gibi umre ibadetinde ilk şart Allah rızası olmalıdır. Yüce Rabbimizde bir ayette  وَأَتِمُّواْ الْحَجَّ وَالْعُمْرَةَ لِلّهِ  “Haccı da, umreyi de Allah için tamamlayın.”[8] buyurmaktadır.

 Umre ibadetini gerçekleştirenler için Sevgili Peygamberimizden şu müjde bildirilmiştir.

 

  العُمْرَة إلى العُمْرِة كَفَّارةٌ لما بيْنهُما ، والحجُّ المَبرُورُ لَيس لهُ جزَاءٌ إلاَّ الجَنَّةَ

 

"Umre ibadeti, daha sonraki bir umreye kadar işlenecek günahlara kefârettir. Mebrûr haccın karşılığı ise, ancak cennettir."[9]

Günümüzde Umre İbadeti Diyanet İşleri Başkanlığımızın gerçekleştirmiş olduğu organizasyonlarla ifa edilmektedir. Mart ayında başlayan bu organizasyonlar Ramazan Umresiyle doruğa çıkmaktadır. Ramazan Umresi ise Hz. Peygamber Efendimizin müjdesine mazhar olmuş bir ibadettir. Hadis-i Şerifte şöyle buyrulmaktadır.

 

عُمرَةٌ في رمَضَانَ تَعدِلُ عَمْرَةً أَوْ حَجَّةً مَعِي

 

"Ramazan ayında yapılan umre, tam bir hac sayılır, yahut  da benimle birlikte yapılmış bir haccın yerini tutar."[10]

Umre ibadetini kendi adımıza gerçekleştirebileceğimiz gibi yaşayıp ta Umreye güç yetiremeyen veya vefat etmiş olan anne ve babamız içinde gerçekleştirebiliriz. Konumuzla alakalı Sevgili Peygamberimiz şöyle buyurmaktadır. Lakît İbni Âmir  radıyallahu anh'den rivayet edildiğine göre  kendisi Nebî sallallahu aleyhi ve sellem'e gelip: - Babam çok yaşlıdır. Ne hac, ne  umre yapabilir, ne de sefere çıkabilir. (Ne emir buyurursunuz?) dedi. Hz. Peygamber de: - "O halde babanın yerine sen haccet ve umre yap!"  buyurdu.[11]

 

Bu yazı 1656 kez okundu.
Yazarın Tüm Yazıları
  1. 1. Fatiha Süresini Hiç Böyle Okumuşmuydunuz (3217 kez okundu.) - 26/03/2015
  2. 2. RUHUN ŞAD OLSUN BÜYÜK ÜSTAD (2690 kez okundu.) - 30/03/2015
  3. 3. HZ.SALİH'İN HAYATI (2738 kez okundu.) - 04/04/2015
  4. 4. HZ.MUHAMMED (S.A.V)´İN HAYATI (2850 kez okundu.) - 11/04/2015
  5. 5. RECEB AYI VE REGAİB GECESİNİN FAZİLETİ (2811 kez okundu.) - 19/04/2015
  6. 6. Hz. ÂDEM HAYATI (3839 kez okundu.) - 25/04/2015
  7. 7. MİRAÇ KANDİLİ NEDİR? (2478 kez okundu.) - 14/05/2015
  8. 8. ŞABAN AYINDA ORUÇ TUTMANIN MÜKÂFATI (3197 kez okundu.) - 18/05/2015
  9. 9. İŞTE BERAT KANDİLİ ÖNEMİ VE ANLAMI (2823 kez okundu.) - 26/05/2015
  10. 10. RAMAZAN AYI GELMEDEN ÖNCE NELER YAPILIR (3098 kez okundu.) - 04/06/2015
  11. 11. RAMAZAN AYIN FAZİLETİ (3291 kez okundu.) - 14/06/2015
  12. 12. ORUÇ'UN FAYDALARI (2324 kez okundu.) - 02/07/2015
  13. 13. KADİR GECESİNİN ÖNEMİ (1971 kez okundu.) - 11/07/2015
  14. 14. HABİL İLE KABİL'İN HAYATI (2682 kez okundu.) - 20/07/2015
  15. 15. HZ. YUSUF PEYGAMBERİN HAYATI (3116 kez okundu.) - 25/07/2015
  16. 16. HZ. SIT (S.A.) (2735 kez okundu.) - 08/08/2015
  17. 17. HZ.İDRİS'İN HAYATI (2669 kez okundu.) - 15/08/2015
  18. 18. HZ.NUH HAYATI (2400 kez okundu.) - 22/08/2015
  19. 19. HZ. ZÜLKARNEYN HAYATI (3164 kez okundu.) - 29/08/2015
  20. 20. HZ.İŞMOİL HAYATI (3069 kez okundu.) - 19/09/2015
  21. 21. HZ.İSHAK PEYGAMBERİN HAYATI (2364 kez okundu.) - 03/10/2015
  22. 22. HZ. YAKUP'UN HAYATI (2352 kez okundu.) - 17/10/2015
  23. 23. HZ. EYÜP PEYGAMBERİN HAYATI (2148 kez okundu.) - 24/10/2015
  24. 24. HZ.ZÜLKİFL'İN HAYATI (2417 kez okundu.) - 31/10/2015
  25. 25. HZ.ŞUAYB PEYGAMBER HAYATI (2273 kez okundu.) - 07/11/2015
  26. 26. HZ. YUNUS PEYGAMBERİN HAYATI (2238 kez okundu.) - 14/11/2015
  27. 27. HZ. MUSA PEYGAMBERİN HAYATI (2525 kez okundu.) - 21/11/2015
  28. 28. HZ.HARUN PEYGAMBERİN HAYATI (2395 kez okundu.) - 27/11/2015
  29. 29. HZ.DAVUT PEYGAMBERİN HAYATI (2156 kez okundu.) - 06/12/2015
  30. 30. HZ.SÜLEYMAN PEYGAMBERİN HAYATI (2239 kez okundu.) - 12/12/2015
  31. 31. HZ.LOKMAN PEYGAMBERİN HAYATI (2941 kez okundu.) - 19/12/2015
  32. 32. HZ MUHAMMEDİN HAYATI (2268 kez okundu.) - 27/12/2015
  33. 33. EFENDİMİZ (S.A.V)'İN YASAKLADIĞI VE TAVSİYE ETTİĞİ İSİMLER (2008 kez okundu.) - 09/01/2016
  34. 34. İSLAMDA ADAB - I (2075 kez okundu.) - 16/01/2016
  35. 35. PEYGAMBER EFENDİMİZİN GÜNLÜK HAYATA AİT SÜNNETLERİ (2285 kez okundu.) - 23/01/2016
  36. 36. İSLAM DİNİNDE BASKI VE ZORLAMAK YOKTUR (2254 kez okundu.) - 31/01/2016
  37. 37. NAMAZ DİNİN DİREĞİDİR (2051 kez okundu.) - 12/02/2016
  38. 38. ABDEST NEDİR (1867 kez okundu.) - 20/02/2016
  39. 39. ABDEST NASIL ALINIR (1976 kez okundu.) - 27/02/2016
  40. 40. ABDESTİN FARZLARI (1966 kez okundu.) - 05/03/2016
  41. 41. ABDESTİN SÜNNETLERİ (2008 kez okundu.) - 12/03/2016
  42. 42. İSLAMİYET'TEN ÖNCE TÜRK DEVLETLERİ (2111 kez okundu.) - 19/03/2016
  43. 43. İSLAMİYET’İN DOĞUŞU VE YAYILIŞI (2274 kez okundu.) - 26/03/2016
  44. 44. İŞTE REGAİP KANDİLİ HAKKINDA BİLGİ (2516 kez okundu.) - 02/04/2016
  45. 45. KUTLU DOĞUM HAFTASI İLE MEVLİT KANDİLİ (1990 kez okundu.) - 16/04/2016
  46. 46. ADI GÜZEL, KENDİ GÜZEL MUHAMMED (2077 kez okundu.) - 23/04/2016
  47. 47. MİRAÇ KANDİLİ NEDİR FAZİLETLERİ NELERDİR? (1883 kez okundu.) - 30/04/2016
  48. 48. CENNET ANALARIN AYAKLARI ALTINDADIR (1848 kez okundu.) - 07/05/2016
  49. 49. ŞABAN AYI'NIN FAZİLETLERİ (1816 kez okundu.) - 14/05/2016
  50. 50. BERAT GECESİNDE NELER YAPMALI? (1838 kez okundu.) - 21/05/2016
  51. 51. RAMAZAN AYI VE ÖNEMİ (1747 kez okundu.) - 28/05/2016
  52. 52. RAMAZAN AYI KUR'AN-I KERİM AYIDIR (1764 kez okundu.) - 04/06/2016
  53. 53. RAMAZAN AYI ORUÇ AYIDIR (1749 kez okundu.) - 11/06/2016
  54. 54. RAMAZAN AYI RAHMET VE MAĞFİRET AYIDIR (1820 kez okundu.) - 18/06/2016
  55. 55. ORUÇ CENNETE GÖTÜRÜR (1816 kez okundu.) - 25/06/2016
  56. 56. LUT KAVMİ (2123 kez okundu.) - 09/07/2016
  57. 57. DUA EDERKEN ISRARCI OLMALI MIYIZ? (2268 kez okundu.) - 06/08/2016
  58. 58. NEDEN HER İNSANIN İRADESİ FARKLIDIR? (2321 kez okundu.) - 13/08/2016
  59. 59. KURBAN KESMENİN FAZİLETİ (1869 kez okundu.) - 08/09/2016
  60. 60. ESKİ BAYRAMLAR VE YENİ BAYRAMLAR ARASINDAKİ FARKLAR (3228 kez okundu.) - 14/09/2016
  61. 61. NAMAZ, AHLAK, HAYAT NAMAZI VE NEFS TEZKİYESİ (2640 kez okundu.) - 08/10/2016
  62. 62. MEVLİD KANDİLİ NEDİR? (1712 kez okundu.) - 19/11/2016
  63. 63. MEVLİD KANDİLİ ÖNEMİ VE FAZİLETLERİ NELERDİR? (2713 kez okundu.) - 27/11/2016
  64. 64. KUTUPLARA YAKLAŞTIKÇA NAMAZ VAKİTLERİ (2704 kez okundu.) - 17/12/2016
  65. 65. İMAM-I ŞAFİİ HAZRETLERİ KİMDİR? (1548 kez okundu.) - 24/01/2017
  66. 66. UMRENİN FAZİLETİ (1657 kez okundu.) - 10/02/2017
  67. 67. RİSALE NUR’DAN HASTALAR RİSALESİ (3476 kez okundu.) - 02/03/2017
  68. 68. ÜÇ AYLARIN FAZİLETLERİ - I (3211 kez okundu.) - 14/04/2017
  69. 69. ORUCUN VE RAMAZAN AYININ FAZİLETİ (2237 kez okundu.) - 26/05/2017
  70. 70. KADİR GECESİ'NDE NASIL İBADET EDİLİR? (1764 kez okundu.) - 16/06/2017
  71. 71. HACCIN TARİF ve FAZİLETLERİ - I (1380 kez okundu.) - 16/08/2017
  72. 72. HACCIN TARİF ve FAZİLETLERİ - II (1226 kez okundu.) - 26/08/2017
  73. 73. HACCIN TARİF ve FAZİLETLERİ - III (1165 kez okundu.) - 04/09/2017
  74. 74. ŞANS OYUNLARI HARAM MIDIR? (3814 kez okundu.) - 20/12/2017
Facebook Yorumları